Bursa’nın Nilüfer ilçesine bağlı Gölyazı’da balıkçı kadınlar artık turizme hizmet ediyor. Kadın balıkçılar, eskiden bazen kendi başlarına, bazen de eşleri ile birlikte göle açılarak rızıklarını arıyordu. Kürek çekmek de onların işiydi, ağ atmak da. Son yıllarda kirlilik yüzünden Uluabat Gölü’nün balıkları hızla azalınca, birçok belgesele konu olan balıkçı kadınlar sektör değiştirmek zorunda kaldı. Her evin kapısının göle açıldığı köyde artık kadınlar balıkçılıktan çok tekneleriyle gelen turistleri gezdiriyor.
Eski bir Rum köyü olan, Yunanistan’ın Selanik şehrinden 1924 yılında göç edenlerin torunlarının yaşadığı Gölyazı’da hayat, sabah erken saatlerde gölde başlıyor. Gölün doğu ucunda, derin bir yarımadanın üzerinde kurulan, her sokağın sonu, her evin kapısı göle açılan Gölyazı‘da kayıklarla balığa çıkan köylüler, akşamdan attıkları ağları yavaş yavaş topluyor. Av dönüşünde ise balıklarını, müzayede alanında satıyorlar. Bundan 30 yıl önce eşleriyle balığa çıkmaya başlayan ve daha sonra eşlerinin elinden bu işi alan köyün kadınları şimdilerde balığa çıkmaz oldu. Gölde son 2 yıldır yaşanan kirlilik nedeniyle balık oranındaki azalma balıkçı kadınları zorunlu olarak başka iş kolları aramaya yöneltti.
Babalarından kalan balıkçı teknelerini gelin arabası edasında süsleyen kadınlar artık gelen turistlere sandal sefası yaptırıp gölü gezdiriyor. Teknelerini fotoğraf stüdyosu gibi kullanan köylü kadınların fotoğraf çekme konusunda da kimse ellerine su dökemiyor. 30 yıl önce eşi kalp krizi geçirdikten sonra kayığın dümenine geçtiğini ve böylelikle köydeki tüm kadınlara örnek olduğunu anlatan 62 yaşındaki Hamide Pullu, şimdilerde başladığı sandal sefasının da köyde hızla başladığını birçok kadının balıkçılık yerine tekneleriyle turist gezdirmeyi tercih ettiğini söyledi.
Türkiye’nin dört bir yanından gelen turistleri kayığıyla gezdiren Hamide Pullu, bir yandan kayığı kullanırken bir yandan da rehberlik yapıyor.
Üniversite öğrencisi iki kızın kendisini bir akşam balıktan dönerken görmesi üzerine onları gölde gezdirmeye çıkardığını, böylece gezi tekneciliğine geçtiğini anlatan Hamide Pullu, “30 yıl önce eşimden tekneyi devraldığımda herkese örnek olmuştum. Şimdi de örnek oluyorum. Son yıllarda gölde balık bulmak çok zorlaştı. Biz de ekmeğimizi bu yolla kazanmaya yöneldik. Turistlerin bölgeye ilgisi çok güzel burada kooperatif kurduk, bir durakta 4 tekne çalışıyoruz” dedi.
Göl çevresinde kısa tur attıktan sonra turistleri arkeolojik kazı çalışması yapılan Kız Adası’na götürdüklerini anlatan Hamide Pullu, “Ayrıca gelen misafirlerimizi en güzel fotoğrafları çektirebilecekleri yerlere götürüyoruz” diye konuştu.
bursadabugun.com